Dünyanın en sağlıklı doğal bitkisel yağ kaynağı olan zeytinin bilinen tarihi 8 bin yıl öncesine dayanmaktadır. Zeytin ağacına ilişkin mevcut en eski veriler, 39.000 yıl öncesine ait zeytin yaprağı fosilleridir. Zeytin ağacının vazgeçilmez bir ürünü olan zeytinyağı, insanoğlu tarafından “sıvı altın” olarak adlandırılmış, önceleri sadece yakıt olarak kullanılmış ve daha sonra insan beslenmesinde en önemli yeri almıştır.

Tarihsel gelişiminde birçok efsaneye kaynaklık eden zeytin, eski uygarlıkların yazıtlarında ve kutsal kitaplarında yerini almıştır. Tufan’dan sonra beyaz bir güvercin, bir zeytin dalı ile birlikte Nuh’un gemisine döndüğünden beri, zeytin dalı yüzyıllardır barışın simgesi olarak kabul edilmiştir.

Zeytinyağı

Zeytin ağacı yavaş büyür ama ömrü çok uzundur. Bir zeytin ağacının ortalama ömrü 300-400 yıldır, ancak zeytin ağaçları da 3.000 yaşında bulunur. Bu nedenle zeytin ağacının adı mitolojide ve botanikte “ölümsüz ağaç”tır.

Türkler, Anadolu’yu Doğu Roma İmparatorluğu’ndan alırken, Romalıların zeytinyağı kültürünü korumuş ve zamanla korumanın ötesinde zenginleştirmişlerdir. Türk mutfağında zeytinyağı yaygın olarak sebzelerle birlikte kullanılmaktadır. Zeytinyağı ve sebze ile yapılan yemeklerin Osmanlı mutfağında her zaman özel bir yeri olmuştur. Zeytinyağı ile yapılan yemekler Osmanlı döneminde şehirden köylere kadar yaygınlaşmıştır. Osmanlı mutfağı, günümüzde Türk yemek kültürünün temelini oluşturmuştur.

Zeytinyağlı sebze yemekleri

Günümüz Türk mutfağında zeytinyağı yoğun ve yaygın olarak kullanılmaktadır. Zeytinyağlı yemekler öncelikle Batı bölgesinde yapılır. Bunun bir nedeni de burada zeytin ağaçlarının yetişmesidir. Bu durumun tek istisnası Gaziantep ve çevresidir. Zeytinyağı bu bölgede üretilir ve pek çok zeytinyağı yemeği yenir.

Ege kıyılarına baktığımızda zeytinyağı kullanımının kahvaltıda başladığını görüyoruz. Üzerine kekik ve pul biber ekilen zeytinyağı ekmekle yenir. Diğer bölgelerde zeytin, kahvaltı sofralarının değişmez gıdalarından biridir.

Zeytinyağlı yemekler dünyada “soğuk başlangıçlar” kategorisinde değerlendirilse de bu sınıflandırma Türk mutfağı için tam olarak doğru değildir. Çünkü zeytinyağını başta yemek ve az yemek yemek yeme alışkanlıklarımıza uymuyor. Türkiye’de zeytinyağı ana yemekler arasında sayılıyor. Yüzyıllardır sıcak yaz günlerinde hafif ve serin bir yemek için zeytinyağlı yemekler tercih edilmiştir. Zeytinyağı ülkemizde en yoğun Ege kıyılarında tüketilmektedir. Bu nedenle Ege insanının zeytinyağı kullanımı konusunda uzman olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Kereviz ve Zeytinyağı

Üretimi ve tüketimi yüzyıllar öncesine dayanan kerevizin sağlığa olan faydaları hakkında destanlara bile konu olmuştur.

Kereviz, kökleri ve yaprakları bütün olarak tüketilen bir sebzedir. İçerdiği vitaminler, mineraller ve bitkisel besinler sayesinde sağlığa birçok faydası vardır. Kış aylarında tüketilmesi tavsiye edilen kereviz bol sıvı içerir. Tam bir C vitamini deposudur.

Dünyaya yayılan kerevizin faydaları Yunan destanı İlyada’da da anlatılır. Kereviz yetiştiği toprağa göre zeytinyağı, dolma, haşlanmış sebze, salata veya çorba ile yaygın olarak tüketilen bir sebzedir. Hem gıda hem de ilaç olarak kullanıldığı destanda yer alan bilgilerdir.

Osmanlı mutfağında da önemli bir yere sahip olan kereviz, günümüz Türkiye’sinde yaygın olarak tüketilmektedir.

Pırasa ve Zeytinyağı

Akdeniz bölgesinde doğal olarak yetişen bu bitki, tıpkı ülkemiz mutfağı gibi Fransa ve Balkan ülkelerinin mutfaklarını da etkilemiştir. 15. yüzyıl Osmanlı kaynakları, pırasa ve yumurta ile yapılan bir yemek de dahil olmak üzere birçok farklı pırasa yemeğinin pişirildiğini söyler.

Kış sebzeleri denilince akla ilk olarak pırasa gelir ve faydaları sınırsızdır. Lif içeren ve kalorisi düşük olan zeytinyağlı pırasa diyet listelerinin vazgeçilmezidir.

Pırasa bol miktarda vitamin, demir, kalsiyum, fosfor, magnezyum, potasyum, çeşitli nitritler ve oligo elementler içerir. Faydaları oldukça yüksektir. Örneğin tok tutar, bağırsakları yumuşatır, kanı temizler ve organizmadan toksinleri atar.

Farklı vitaminler içeren pırasa yemeği, sofralarınıza lezzet katacak, nu ile çocuklarınıza rahatlıkla yedirebileceğiniz pratik ve lezzetli bir yemek olacaktır.